9 hariciye koğuşu özet pdf
Yıllaryıllar önce Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ile tanışma fırsatı bulduğum Peyami Safa ile tekrar buluşmak bugüne nasipmiş. Okuduğum ikinci Peyami Safa kitabı Yalnızız. bir kadının hayatından 24 saat yorum bir kadının yaşamından 24 saat özet bir kadının yaşamından 24 saat pdf bozkurtlar atsız özet bozkurtlar
slmarkadaşlar yaww sizde 9.hariciye koğuşu ve sefiller özeti ni bulabilir misiniz ben aradın bulamadım çok acil yarın sınavım var
Genç Werther'in Acıları (Goethe) **Suç ve Ceza (Dostoyevski)***9. Hariciye Koğuşu -Bir Tereddüdün Romanı (Peyami Safa) e-Fantastik roman: Varlığı kesin olmayan, hayal ürünü öğeleri içeren ve hayal gücü ile yazılan romanlardır. Bu roman türüne J. R. R. Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi isimli romanı örnek verilebilir.
Oyıllardaki psikolojisini otobiyografik romanı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu 'nda işledi. İlk edebi ürünlerini Vefa İdadisi 'ndeki öğrenimi sırasında verdi. Kısa bir süre öğretmenlik yaptı. "Asrın Hikâyeleri" başlığı altında yayımladığı hikâyeleri ilgi gördü ve teşvik edici tepkiler aldı. Dönemin önemli edebiyatçılarıyla kalem kavgalarına girdi.
9Hariciye Koğuşu (Roman Özeti) Kitap Özetleri: 0: cevdo: 397: Perş. Mart 25, 2010 6:21 pm cevdo YABAN kitap özeti: Kitap Özetleri: 0: cevdo: 250: Güneş Pili Sistemleri (PDF) Slayt ve Döküman Arşivi: 0: cevdo: 224: Perş. Mart 25, 2010 12:52 pm cevdo Counter Strike - Hostage ®
musik tradisional yang menggunakan lirik bernuansa islami. adı Dokuzuncu Hariciye KoğuşuYazar Peyami SafaKitap ÖzetiYazar, Uzun Yillardan Berİ BacaĞindan Bİr Sorun YaŞamaktadir. Bu Problem, Yazarin Doktorlarin Dedİklerİnİ Uygulamamasindan Dolayi GÜn GeÇtİkÇe Kendİnİ Hİssettİrmeye BaŞlamiŞtir. Fakat Yazar, Bu Olaylari Annesİne Aktarmamamak İÇİn ÇeŞİtlİ Bahaneler Üretİr Ve Annesİnİ Üzmek İstemez. Yazarin Akrabalarindan Olan Bİr PaŞa Vardir. Bazi Zamanlar PaŞaya Gİderken Romanlar Alir Ve Bu Romanlari Gece Yatarken PaŞaya Okur. Bu Olay PaŞanin Çok HoŞuna Gİtmektedİr. Yazar PaŞanin Evİne Gİder. Orada Bİr KaÇ GÜn Kalirken PaŞanin Kizi NÜzhet İle Aralarinda Sicak Bİr İlİŞkİ BaŞlar. Fakat Bu İlİŞkİ BÜyÜdÜkÇe, Yazarin İÇİnde NÜzhet Sevgİsİ FazlalaŞtikÇa NÜzhet İle Daha Fazla Beraber Olmaya ÇaliŞir. Fakat Yazarin KarŞisinda Bİr Engel Vardir Kİ Oda PaŞanin Karisinin NÜzhetİ Bİr Doktorla Evlendİrmek GÜn Yazar PaŞanin Evİndeyken O GÜnÜn AkŞam YemeĞİne Doktorun Da GeleceĞİnİ ÖĞrenİr. Doktorun Adi Ragiptir. Doktor GeldİĞİnde Hemen Yemek Yenmeye BaŞlanir. PaŞa İle Doktor Arasinda GÜzel Bİr Sohbet BaŞlar. Fakat Bu Yazari Pek İlgİlendİrmez ÇÜnkÜ Onun İÇİn Önemlİ Olan NÜzhetİn Yemekte VerdİĞİ Tepkİdİr. Yemek Esnasinda PaŞa, Doktorla KonuŞtuklari Konu Hakkinda Yazara Bİr Soru Sorar Ve Onun Da GÖrÜŞlerİnİ Almak İster. Konuyu Tam Olarak Bİlmeyen Yazar Konu Hakkinda Pek De İlgİlİ Olmayan SÖzler SÖyler. Bu SÖzler PaŞanin HoŞuna Gİtmez Ve Aralarinda Bİr TartiŞma BaŞlar. PaŞa Çok Sİnİrlenİr. Ertesİ GÜn PaŞa Yazari Odasina ÇaĞirir. O Sirada PaŞanin Nİye Yazari Odasina ÇaĞirdiĞini ÖĞrenmek İÇİn De PaŞanin Karisi, PaŞanin Odasinda Oyalanir. Yazar İÇerİ Gİrer Ve PaŞa Hemen Ona Bİr Soru YÖneltİr Ve Doktor Ragip Beyİn Kizi NÜzhete Uygun Olup OlmadiĞini Sorar. Yazar Da Bu Konu Hakkinda KuŞkusuz Hayir Cevabini Verİr Ve PaŞa Da Onu Destekler Bİr BİÇİmde GÜler. O Sirada Odada Oyalanan PaŞanin Karisi Hemen Araya Gİrer Ve Bu DÜŞÜnceye KarŞi OlduĞunu Savunur. Daha Sonra Yazar Evden Ayrilmaya Karar Verİr Fakat Tam PaŞanin Evİnden AyrilacaĞi Sirada Annesİ Gelİr Ve Bİr KaÇ GÜn Daha PaŞanin Evİnde Kalmak Zorunda DÖndÜklerİnde Yazar Uyurken, Ansizin BacaĞinda Şİddetlİ Bİr AĞri Hİsseder Ve Annesİne Bunu Haber Verİr. Annesİ De Yazari Sabah Hemen Bİr Doktora GÖtÜrÜr. Doktor Yazarin BacaĞini İnceledİkten Sonra Elİnİ Yikamaya Gİder Ve Daha Sonra Tekrar Yazarin Yanina Gelİr Ve YÜzÜnÜ BruŞturarak KÖtÜ Haberİ Verİr. Yazar Doktorlarin SÖylemİŞ OlduĞu Uygulamalardan HİÇbİrİnİ YapmamiŞ, Baston KullanmamiŞve AyaĞina Çok YÜklenmİŞtİr, Bu YÜzden De AyaĞi Kesİlme Noktasina Kadar GelmİŞtİr. Yazar, Annesİ Ve ArkadaŞlari Bu Duruma Çok ÜzÜlÜrler. Daha Sonra Yazar Ve Annesİ Şanslarini BaŞka Bİr Doktorda Denerler Ve Doktordan İyİ Haberİ Alirlar Ve AyaĞinin Kesİlme Durumunun Ortadan KalkabİleceĞİnİ ÖĞrenİrler. Fakat Bunun Sadece Dokuzuncu Harİcİye KoĞuŞunda Yapilacak Kontrollerden Sonra MÜmkÜn OlacaĞini ÖĞrenİrler. Yazar Bu KoĞuŞta Kalmaya Razi Bu KoĞuŞta KaldiĞi SÜrede Kendİnİ Yalniz HİssetmİŞ, GeleceĞİ Ve NÜzhetİ DÜŞÜnmÜŞtÜr. Yazar, KaldiĞi SÜre İÇersİnde Bİr Çok Pansumana Tabİ TutulmuŞ Ve Sonunda Fİnal KontrolÜ GelmİŞtİr. Yazar Amelİyat Olur Ve Amelİyattan Sonra AyaĞinin Kesİlmesİne Gerek OlmadiĞini SÖyler. Bu Olaya Yazar Ve Annesİ Çok Sevİnİrler Ve Yazar Hasahaneden Taburcu Olur...Romanın KahramanlariYazar İÇİne Kapanik, Yillardir AyaĞindan Sorun YaŞayan, Doktorlar Ve Hastahanelerden BikmiŞ, İyİ Kalplİ Annesİ OĞlunun SaĞliĞi İÇİn Elİnden Gelenİ Yapan İyİ Kalplİ, Kizini Doktor Ragip Beye Vermek İstemeyen, Yazari En İyİ Dostlarindan Bİrİsİ Olarak GÖren Karısı Kizinin Doktor Ragip Beyle Evlenmesİnİ İsteyen, Yazari Bİr Mİkrop Olarak GÖren Ragıp Bey NÜzhetle Evlenecek Olan KİŞİdİr. ÖĞrenİm GÖrmÜŞ, MesleĞİnde BaŞarili Daha Çok Yazarla Bİrlİkte Olmak İsteyen, Doktor Ragip Beyİ Sevmeyen Bİrİsİdİr...Yazar Peyamİ Safa HakkındaRoman Yazari Ve Gazetecİdİr. Psİkolojİk Romanlariyla TaninmiŞtir. Yazilarinda DÖnemİn Sİyasal Etkİlerİnden EtkİlenmİŞtİr. CİngÖz Recaİ Adli Yazi Dİzİsİyle İlgİ ToplamiŞtir. Psİkolojİ, Sosyolojİ, Edebİyat Ve Felsefe Alanlarinda Yazilar YazmiŞtir. Temel Konu Olarak İnsanlarin DÜŞmÜŞ OlduĞu KÖtÜ Durumlardan Ders Çikarmayi AmaÇlamiŞtir...Yazarın diğer Eserleri MahŞer, SÖzde Kizlar, Canan, Bİr AkŞamdi
Download Free PDFDownload Free PDFÖzgür KaracabeyThis PaperA short summary of this paper37 Full PDFs related to this paper
Peyami Safa - Dokuzuncu Hariciye Koğuşu /Roman İncelemesi - Roman Özeti Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Türk Sinemasına da uyarlanmıştı. Eserin Adı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Yazarı Peyami Safa Basıldığı Yer İnkılap ve Aka Kitabevi Sayfa 144 Yazarın Hayatı 1899-1961 Türk edebiyatında ruh inceleyici roman tarzının kudretli ustası olan Peyami Safa İstanbul’da doğdu. Serveti Fünun şairlerinden İsmail Safa’nın oğludur. Annesi Server Bedia Hanım’ın ismini, sonradan sırf geçim endişesi ile yazdığı eserlerinde biraz değiştirerek mahlas olarak kullanmıştır. Server BediiSivas’ta sürgün bulunan babasını, iki yaşında kaybetti. 9 yaşında bütün ömrünce etkileri görünen bir hastalığa tutuldu. Hem bu hastalık hem de annesini geçindirmek zorunda olması, düzenli okul öğrenimine engel oldu. 13 yaşında ilk kalem denemelerine ve çalışmaya başladı. 15 – 19 yaşları arasında öğretmenlik yaparken Fransızca da Felsefe, tarih, Psikoloji alanlarında o yaş için olağanüstü sayılacak bilgiler edindi. On dokuzunda başladığı gazeteciliği ölümüne kadar sürdürdü. Belli başlı bütün gazetelerde fıkra ve makaleler, tefrika romanlar yazdı. Devlet kapısına bakmayıp, yalnız kalemiyle seyahatler bir yana, bütün ömrü İstanbul’da geçti. Gazeteciliği dolayısıyla birçok siyasi sarsıntılara uğramıştır. Vatanından 3 ay önce, oğlu Merve Safa’yı kaybetmesi, ona büyük bir darbe oldu. 15 Haziran 1961’de beyin kanaması sonunda ölen Peyami Safa, Edirnekapı mezarlığına gömüldü. Anlatım Özellikleri Sürükleyici, duygusal, içten bir anlatım biçimi kullanılmış. Betimleme bölümlerinde çok uzun cümleler var. Yabancı sözcüklere yer verilmiş. Konuşma bölümlerinde dil sade. Eserdeki Kişiler Yazar, Operatör, Anne, Nüzhet, Paşa, Dr. Ragıp, Nurefşan Yazar Kendisini senelerin tecrübeli insanı gibi hisseden bir şahsiyet. Değişik ruh hallerine giren müthiş bir ruh. Kendi iç dünyasına ayak uydurmuş aklı ile duygularını bir arada birleştirmiş bir kişiliğe sahip. Sekiz yaşından beri ayağındaki bir hastalığı çekiyordu. Bu hastalığın onun için bir kompleks olmuştu. Sekiz yaşından beri muayeneye devam ediyordu. Yüzünde bıkkınlık ve sebat hemen okunabilirdi. Çevresini hep hayretle süzer, ağaçların bile sıhhatine imrenirdi. Kendisine çok acır, duygusal yönü çok ağır basardı. Sevdiklerinden devamlı vefa beklerdi. Sıkıntıları hastalığının artmasına sebep olmuştu. Aşık olduğu kızın aşkından habersiz olması derdine dert katardı. Okumayı çok seviyordu. Operatör Ümit verici bir insan. Hastaları için elinden geleni yapan bir kişi. İnsanların hatalarını ispat ederek yüzüne söylemeyi biliyor. Yani açık sözlü birisi. Anne Sevgisi, fedakarlığı ve şefkatiyle fedakar bir anne. Sevecenlik onun şiarından olmuş. Oğlunun başına gelen bu hastalıktan oldukça müteessir. Oğluyla fazla konuşup ızdırabını hissettirmemeye çalışıyor. Ağladığını, geceleri uyanıp oğlunun ızdırabıyla yandığını, devamlı derdine ortak olduğunu hissettirmiyor. Kendi hastalığını bile saklıyor. Nüzhet Paşanın kızı. Yazarla uzaktan bir akrabalıkları var. Çok neşeli, etrafı toz pembe gören, düzenli ve vurdum duymaz biri. Fakat insanlara karşı iyi niyetli. İyi niyetini her zaman gösteriyor. Yazar devamlı ondan kendi aşkını anlamasını bekliyor. Fakat o yazardan büyük olduğu için onu hep kardeşi gibi görüyor. Kitapta hep kahkahalarından bahsediliyor. Fıtratı çok neşeli bir kız. İnsanlara karşı hoş, iyilik hissi ile dolu. Yazarın kendisine karşı olan aşkını anlamamış ve onu bir kardeş gibi gören bir kişi. Paşa Yazarın uzaktan akrabası olan bir aile büyüğü. Nüzhetin babası. Yatalak bir adam. Kendine göre küçük bir dünyası var. Okumaktan ziyade birisinin okumasını dinlemekten hoşlanıyor. Yazarı ad okuması düzgün olduğu için çok seviyor. Ona devamlı dışarıdan kitap aldırtıp okutuyor. Dr. Ragıp Uzun saçlı,seyrek, ince sarı saçları olan, fakülteyi yeni bitirmiş bir doktor. Nüzhetle evlenip Paşa’nın damadı oluyor. Bunun için yazarın ona hep hoşlanmadığı birisi. Çok neşeli ve islav burnu gibi bir burnu Paşa’nın hizmetçisi ve Nüzhetin en yakın arkadaşı, yardımcısı. İyi kalpli ve iyi niyetli. Eserin Kısaca Özeti Kitabın kahramanı on dört on beş yaşlarında genç bir delikanlıdır. Bu delikanlı çok sıhhatsiz hasta birisidir. Dizindeki bir rahatsızlıktan çok ızdırap çekmektedir. Yarasının devamlı ağrı ve akıntı yapması nedeniyle sürekli olarak hastaneye pansumana gitmektedir. Yazar annesiyle birlikte eski bir evde oturmaktadır. Bu evin sofrası onların hayatlarının geçtiği yerdir. Pansumandan döndüğü bir gün Erenköy’deki uzaktan akrabalarına gitmeye, orada istirahat etmeye karar verir. Erenköy’deki köşk, yeşillikler içerisinde bahçesinde havuzu olan çok güzel bir yerdir. Yazarın akrabası olan Paşa, yazara değer veren eski bir emeklidir. Yengeyse yazara içten içe kızan birisidir. Nüzhet’e gelince yazarın sevdiği ancak hiçbir zaman sevdiğini söyleyemeyeceği şımarık bir Paşa kızıdır. Erenköy’de onunla geçirdiği günler hem çok güzel hem de üzücüdür. Yenge Nüzhet’i isteyen Dr. Ragıp’a hemen söz kesilmesi taraftarıdır. Nüzhet ise bu konuda ne düşündüğünü belli etmemekte adeta yazarın duygularıyla oynamaktadır. Yengesinin Nüzhet’e mikrop geçebileceği uyarısını duyan yazar, evine dönmeye karar verir. Bir yandan yaralarının ve ağrılarının artması bir yandan manevi üzüntüleri yazarın sık sık doktora gitmesine neden Mithat bu konuda onun en büyük yardımcısıdır. En kötü zamanlarında hep o yanındadır. Nihayet bir gün korktuğu başına gelir ve ayağının kesileceğini öğrenir. Çok üzülmüştür. Bu üzüntüyle hastane odasında bayılır. Ameliyat günü gelmiştir. Sonuçta bacağı kesilir. Artık o sakat bir insandır. Bunu düşünmek hayatı daha zor hale getirmektedir. Bu arada Nüzhet’in düğün davetiyesi gelmiştir. Dr. Ragıp Bey’le yarın evlenip Berlin’e gidecektir. Yazarların da hastaneden taburcu olma günü gelmiştir. Yaşam onu iyice korkutmaktadır. Ancak kuvvetli olması gerektiğini düşünmektedir. Hastaneden çıkma günü gelir, yanında gene annesi, Dr. Mithat Bey ve arkadaşı vardır. Bu odada daha birçok kişilerin ızdıraplainleyeceklerini düşünerek hastaneden ayrılır.
9. Sınıf Edebiyat Roman Ünitesi Çalışma Kağıdı, Edebiyat Çalışma Kağıtları, ÇALIŞMA KAĞITLARI, 9. SINIF EDEBİYAT ÇALIŞMA, değerli akademisyen-öğretmen-öğrenci-edebiyat sever ailesi olarak her dönem olduğu gibi yeni dönemde de sizler için kitap cevapları, konu anlatımı, pdf ders notları ile her zaman yanınızdayız..Bu sayfamızda siz değerli takipçilerimiz için 9. Sınıf Edebiyat Roman Ünitesi Çalışma Kağıdı, üzerine bir paylaşım yapacağız. Siz de eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize çalışmalar..doğru konum= derskonumdestek olmak için lütfen LİNK paylaşınızÇALIŞMA -29. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ROMAN ÜNİTESİ ÇALIŞMA SORULARI-PDFA BOŞLUK DOLDURMA SORULARI1. Tema, metindeki temel -nın en kısa ifadesidir, - bakış açısında, anlatıcı kendisinden “ben” diye söz etmez, hep III. tekil kişi adılı “o”yu Roman türünün ilk örneği İspanyol yazar Cervantes’in - adlı -ekonomik bunalımlar, sınıfsal çelişkiler, rejim değişiklikleri, köyden kente göç gibi toplumsal sorunları konu edinen Türk edebiyatında roman türündeki ilk örnekler -Dönemi’nde verilmeye Sefiller -nun romantizm akımına bağlı yazdığı -anlatı türleri içerisinde kahramanların iç dünyası, duygu, düşünce ve hayallerinin ifade edildiği bir anlatım - Namık Kemal’in ilk tarihi - bakış açısında anlatıcı, gördüklerini anlatan bir şahit Romanın yapı unsurları olay örgüsü, kişiler - ve Yaprak Dökümü, -in sosyal türde bir Aşağıdaki eserlerin yazarlarını Hariciye KoğuşuNanaKırmızı ve SiyahEylülÇalıkuşuSuç ve CezaTutunamayanlarKüçük AğaİntibahTaaşşuk-ı Talat u FitnatC DOĞRU/YANLIŞ SORULARI1. Romanda olayın geçtiği yere mekan denir 2. Romanlarda olağanüstü olaylar görülmez. 3. Türk edebiyatında roman türünün asıl gelişimi Servetifünun Dönemi’ndedir. 4. Destan, efsane, mesnevi gibi türler romanın yerini türlerdir. 5. Tahkiye roman ve hikâye gibi türlerin en önemli ifade tarzıdır. 6. Romanlarda tek bir anlatıcı bulunur. 7. Romanlarda betimlemelerin yanı sıra ruhsal çözümlemelere de sıkça yer verilir. 8. Romanda betimlemelere ve psikolojik tahlillere öyküden daha az yer verilir. 9. Romanda olaylar, roman kahramanlarının karakter özelliklerinden doğar. 10. Romanların olay örgüleri olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerinden AÇIK UÇLU SORULAR9. Hariciye Koğuşu Romanı’ndanBeyaz gömlekli, güçlü kuvvetli adam parmağıyla beni de işaret etti, yüksek sesle dehlizden beyazlıklarla dolu ve aydınlık muayene odasına girdim. Beyazlıklar vemadenî parıltılar. Yedi senedir bu işin teferruatını iyi öğrenmiş olduğum için vakitkaybettirmemeye mecbur, oturdum, soyundum ve sol dizimi çözmeye hazırlanan hastabakıcıkıza uzattım. -Dikkatim her vakitki gibi ikiye ayrıldı Bir taraftan, dizimdeki sargınınaçılmasına, öte taraftan ellerini yıkayan operatöre bakıyordum. Yüzünde bıkkınlıkla sebatınkavgası var. Hepsi konuşmadan, süratle işlerini yapıyor Asistanlar deftere bir şeyleryazıyorlar, camlı dolapları karıştırıyorlar, hastabakıcılar benimle meşgul ve tımarcı yerdekikanlı pamukları süpürüyor. Tıs yok. Arada bir madenî âletlerin tepsilerde çıkardıkları ince vekırık sesler. Ve bir şırıltı, diğer kokuları yenen bir iyodoform kokusu ve beyazlıklar Beyazduvarlar, beyaz demir masa, beyaz dolaplar, beyaz örtüler, beyaz sargılar, beyaz pamuklar,beyaz gömlekler... Dizimdeki sargıyı çözüyorlar, her kat açıldıkça bacağım o kadar hafifliyorki, sargı tamamıyla çözüldükten sonra dizim uçuverecek, yerinde bulunmayacak sanıyordum.Aşağıdaki soruları yukarıdaki metne göre cevaplayınız.1. Metnin anlatıcısı ve bakış açısını Metinde olayın geçtiği mekânı ve kişileri Roman konusuna göre hangi tür romanlar arasında gösterilebilir?4. Parçada kullanılan anlatım biçimleri nelerdir?5. Roman türünün hikâyeden farklarını ANAHTARIA BOŞLUK DOLDURMA SORULARI1. Çatışma2. İlahi Tanrısal3. Don Kişot4. Sosyal romanlar5. Tanzimat6. Victor Hugo7. İç çözümleme8. Cezmi9. Gözlemci müşahit10. Mekân11. Reşat Nuri GüntekinB ESER-YAZAREserYazar9. Hariciye KoğuşuPeyami SafaNanaEmile ZolaKırmızı ve SiyahStedhalEylülMehmet RaufÇalıkuşuReşat Nuri GüntekinSuç ve CezaDostoyevskiTutunamayanlarOğuz AtayKüçük AğaTarık BuğraİntibahNamık KemalTaaşşuk-ı Talat u FitnatŞemsettin SamiC DOĞRU/YANLIŞ1. Romanda olayın geçtiği yere mekân denir D2. Romanlarda olağanüstü olaylar görülmez. Y3. Türk edebiyatında roman türünün asıl gelişimi Servetifünun Dönemi’ndedir. D4. Destan, efsane, mesnevi gibi türler eskiden romanın yerini türlerdir. D5. Tahkiye roman ve hikâye gibi türlerin en önemli ifade tarzıdır. D6. Romanlarda tek bir anlatıcı bulunur. D7. Romanlarda betimlemelerin yanı sıra ruhsal çözümlemelere de sıkça yer verilir. D8. Romanda betimlemelere ve psikolojik tahlillere öyküden daha az yer verilir. Y9. Romanda olaylar, roman kahramanlarının karakter özelliklerinden doğar. D10. Romanların olay örgüleri olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerinden doğar. DD AÇIK UÇLU SORULAR1. I. Tekil anlatıcı, kahraman bakış açısı2. Mekân Bir hastanenin muayene odasıKişiler Kahraman anlatıcı, hastabakıcılar, operatör, asistanlar…3. Psikolojik roman4. Öyküleyici ve betimleyici anlatım5. Roman ve hikâye farkları• Roman hikâyeye göre daha uzun bir türdür.• Roman birden fazla olay üzerine kurulu iken hikâye tek olay üzerine kurulur.• Romanda şahıs kişi kadrosu hikâyedekine göre daha geniştir.• Romanda zaman hikâyedekine göre daha geniştir.• Romanda mekân hikâyedekine göre daha çok ve çeşitlidir.• Romanda kişi ve mekân betimlemeleri hikâyedekine göre daha
eğitim öğretim ile ilgili belgeler > kitap özetleri > roman özetleri DOKUZUNCU HARİCİYE KOĞUŞU ÖZET KİTAP ÖZETİ ROMAN ÖZETİ Yazarı Peyami Safa Konusu Çocukluğundan beri bacağından rahatsız olan ve kimseyi dinlemeyen birisinin, hayaller peşinde koşarken başından geçen olaylar. Özeti Yazarın küçüklüğünden beri çektiği hastalık onu hastanelerden tiksindirmiştir. Fakat durumu ciddiyetini korumaktadır. Annesi ile kenar mahallelerin birinde virane ahşap bir evde yaşamaktadır. Bir gün ameliyat olması gerektiğini öğrenip hastaneden döndüğünde evde annesini bulamaz ama odanın halinden annesinin şiddetli bir baş ağrısı geçirdiğini anlar. O sırada annesi gelir. Yazar ise annesini üzmemek için ona gerçekleri anlatmaz. Kendi doktoruna gidip ona gözükmesi gerektiğini söyler. Annesi yazarın Erenköye gideceğini öğrenince paşanın da onu merak ettiğini söyler. Ertesi gün yazar önce paşaya gider. Paşa ilk olarak sağlık durumunun nasıl olduğunu sorar yazar da kaçamak cevaplar vererek olayı geçiştirir. Daha sonra odaya Nüzhet gelir yazardan getirmesini istediği kitapları alır. Kızı gidince paşa yazara bir de doktor Ragıp Bey’ e görünmesini tavsiye eder. Paşanın uzaktan akrabası olan yazar küçük yaşlardan beri onunla konuşur, ona kitap okur. O akşam yine bir roman okumaktadır fakat paşa uyuyunca Nüzhet’ le birlikte beahçeye gider ve muhabbet ederler. Yazar on beş yaşında ve aralarında dört yaş olmasına rağmen Nüzhet’ i sevmektedir. Ancak onun da aynı duyguları hissetliğinden emin olmaz. Bahçede konuşurken doktor Ragıp’ ın Nüzhet’ i istediğini duyunca önce üzülür ama Nüzhet oralı olmayınca, duyduğu şüpheye rağmen keyfi yerine gelir. Daha sonra Nüzhet annesinin isteği üzerine uyumaya gider ve yazar da kendine olan tüm güvenini kaybeder. Hastalığı onu normal yaşından çok daha olgun davranmaya sevk etmiştir. Doktorun ikazlarına rağmen baston kullanmayan yazar o gece yatakta yorgun ve acı içinde kıvranmaktadır. Henüz uyumadan Nüzhet yazarın evine uğrar ve uyuyamadığını bahane ederek bilgi tekrar koyu bir muhabbete başlarlar. Ertesi gün yazar erkenden doktora gideceğinden Nüzhet onun uyumasını ister. Fakat yazar ona karşı olan zaafiyetini daha fazla saklayamaz, onu kendisine çekip bir kere öper ve Nüzhet şaşkınlık içerisinde koşarak eve gider. Sabah olunca yazar Kadıköye gider ve paşanın istediği kitapları alır ve sonra da annesine bir ay içerisinde gelemeyeceğini yazar. Oradan da doklara gider fakat operatörün dersi olduğundan görüşemezler. Operatörle akşama görüşebilen yazar ondan baston kullanması ve iyi yemesi ve dinlenmesi konusunda uyarı alır. İşi bitip köşke dönen yazar içeriye girdiğinde kendisinden gizli bir şey konuşulduğunu anlar ve üzüntü içerisinde bahçeye oturmaya çıkar. Daha sonra Nüzhet gelir ve yazar içeri girdiğinde annesinin dolabın arkasında çıplak olduğunu söyleyerek onu rahatlatır. Fakat akşam Nurefşan ona gerçekleri yani Nüzhet ile doktor Ragıp’ın durumlarını konuştuklarını söyler. Yazar hayal kırıklığına uğrar ve Nüzhet’ in odasına konuşmaya girer. Nüzhet yine yazarı ikna eder. Daha sonra ikisi de uyurlar. Ertesi günü Nüzhet’ le bahçede geçiren yazar Nüzhet’ le cinsel yakınlaşmalara girer. O akşam doktor Ragıp yemeğe gelir ve yazar hiç oralı olmaz. Konukları gidince Paşa yazara doktor hakkında görüşlerini sorar o da Ragıp’ ı Nüzhet’ e yakıştıramadığını söyler bunu duyan yengesi de içinden yazara karşı kin tutar. Bir gün yazar yengesinin Nüzhet’i mikroplara karşı uyardığını ve eşyalarımızı ayırdım dediğini duyar ve bunun üzerine evi terk etme kararı alır. Ancak annesinin de o gün paşalara geleceğini duyması kararını değiştirmesine neden olur. Hızla geçen günlerden sonra nihayet evine dönen yazarın ağrıları gün geçtikçe arttığından annesi onu fakülteye götürür. Operatör ona durumun ciddiyetini hatırlatır ve yerinden bile kıpırdamamasını ister. Evi birden kalabalıklaşan yazarın yakınları onu teselli etmeye çalışır. Tekrar fakülteye gittiğinde operatör bacağın kesilmesi gerektiğini söyler fakat buna bilgi razı olmayan yazar birden bayılıverir. Bundan etkilenen operatör kasaplardan farkı olmaları gerektiğini söyleyip yazara, üç aylık bir sürede bacağını kurtarmak için hastanede kalması gerektiğini söyler. Yazar bunu kabul etmek zorunda kalır ve Dokuzuncu Hariciye Koğuşuna yatırılır. Burası ona hapishane gibi gelir ve ilk gecesi olaylı biter. Bu korkuya dayanamaz ve bütün gücüyle bağırıp çağırır. Zor geçen günlerin sonunda ameliyat günü gelir. Ameliyatı bitince yedinci pansumanda doktor bacağın kurtulduğun ancak yer basamayacağını söyler. Daha sonra da Nüzhet’ ten gelen karttan Paşanın hastalandığını Nüzhet’ in de doktor Ragıp’ la nikahlanacağını öğrenir. Acılar içinde geçen günlerin sonunda annesi doktor Mithat ve arkadaşı onu hastahaneden taburcu ettirirler. Ana Fikiri Bize verilen öğütleri ciddiye almalı ve hayallere peşinden koşmamalıyız. Aksi takdirde kaybeden yine biz oluruz. Şahıslar ve Olaylar Nüzhet Yerinde duramıyan yaşam dolu son derece hareketli birisi. Paşa Disiplinli, yardım sever ve dediğim dedik, inatçı birisi. Yengesi İçten pazarlıklı kızının iyiliğini düşünen bir anne. Nurefşan Köşkün hizmetçisi ve yazarın mutluluğu için elinden geleni yapan birisi. Doktor Ragıp Bakımlı ve kültürlü bir doktor. Doktor Mithat Yazarın doktoru. Operatör İnsanliğa faydalı olmaya çalışan bilinçli bir tıp adamı. Yazar Tek bacağından acı çeken ve ümitleri peşinde rüyalar aleminde koşan birisi. “ROMAN ÖZETLERİ ” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN >>>TIKLAYIN>>TIKLAYIN>>TIKLAYINYorumu yarın sınavım var kitaptan inşallah iyi bir not alırım çooooook teşekürederim ->Yazan nesrin 11. **Yorum** ->Yorumu işime yaradı elinize sağlık çok güzel olmuş ->Yazan alpaslan 10. **Yorum** ->Yorumu Allah sizden 1000 kere razı olsun teşekkürlerrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr ->Yazan halime 9. **Yorum** ->Yorumu şahane bir site burayı sevdimm ->Yazan Buse. Er 8. **Yorum** ->Yorumu SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM... ->Yazan sıla 7. **Yorum** ->Yorumu valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden mugladan sevgiler.... ->Yazan kara48500.. 6. **Yorum** ->Yorumu çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim. ->Yazan Tuncay. 5. **Yorum** ->Yorumu ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. ->Yazan efe . 4. **Yorum** ->Yorumu ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun ->Yazan rabia.. 3. **Yorum** ->Yorumu Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim ->Yazan pınar.. 2. **Yorum** ->Yorumu çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor ->Yazan ESRA.. 1. **Yorum** ->Yorumu çok güzel bana çok yardımcı oluyor bu site sadece bu özeti değil tüm ödevlerimi ben bu siteden yapıyorum ->Yazan şilan . >>>YORUM YAZ<<<
9 hariciye koğuşu özet pdf